İsmini dahi telefuz etmeyeceğim, etmeye de gerek görmüyorum.
Televizyona çıkıp kadının nasıl dövüleceğini tarif ede ede anlatması... Yok boynundan yukarısına, yok göğsüne, yok beline vurulmazmış fakat diğer yerlerine vurmak serbestmiş...
Kur'ana ve dine de bağlanabiliyormuş bunlar. Ramazan hoşgörü, sevgi, yardımlaşma ayı değil miydi? Fakat şaşırtmadı. Aynı hocanın bu ilk vukuatı değil "6 yaşındaki çocukla evlenilebilir" demişti önce de...
Acı olan şu ki, bunu devletin televizyonunda yapabiliyor. Senin benim vergilerimle karşılanıyor maaşı bir yerde.
Sonra da "Kadına şiddet niye artıyor bu kadar" diye araştırma yapılıyor...
Bu ve bunun gibi düşünen örümcek kafalar yüzünden bıçaklanan kadınlar, Özgecanlar ve daha niceleri...
Erkek deşarj oluyomuş....
Erkek deşarj olcaksa spora sanata yönelsin...
Çok şükür ki Türkiye'de bunun gibi düşünen (en azından dile getiren) erkeklerimiz azınlıkta.
Bunun gibi düşünenlere de bir çif lafımız olsa gerek kadınlar olarak; Kadınlar sizin ne köleniz ne de (Afedersiniz) malınız! Onlar insan...
Sizin anlamadığınız da bu. Burası ne bir Arap ülkesi ne de biz köleyiz. Burası laik Türkiye Cumhuriyeti.
Sizler gideceksiniz ve demokrasi kazanacak. Sizler gideceksiniz uygarlık kazanacak...
Seyhan Dural 22*6*2015