19 Mayıs 2015 Salı

AYDIN TÜRK GENÇLİĞİ

Aydın türk gençliği. 

İlk okuldan başlarsın sınava tutulmaya... Gençliğini yaşayamadan, oynayamadan liseye gelirsin; umutlarla, gençlik ateşiyle, kız-erkek arkadaşı falan derken bir bakarsın ki üniversite telaşı sarmış. 

Yok dersane-yok lise derken geçer günün. Girersin bir üniversiteye, ne hayallerle girmişindir, fakat umduğun gibi değildir hiçbir şey. Hayat başlar seni zorlamaya, "Burs çıkacak mı", "Yurt mu çıkacak ev mi"... Ailen de seninle beraber çırpınır durur.


Sonra bakarsın hayata, eşitsizliklere... Herkesin senden beklentisi vardır. İsyan edersin, hakkını aramaya çıkacak olsan "Gezici" derler. Etmezsen de bilinçsiz gençlik olursun, yine yaftayı yersin.

Aslında bilmezler ki, o gençlik bilinçlidir ve her şeyin farkındadır. Eylem yaparsın, coplanırsın, gazı yersin, yani sen aslında onların çocukları için de mücadele ediyorsundur... 


Ben üniversiteliyim, gelecekte bir hakimim veya savcıyım veya doktorum veya akademisyenim veya sinemacıyım veya mühendis... Beni coplayan polisin çocuğu belki benim öğrencim belki hastam olacak. Bu sistem polisle beni karşı karşı  getirmek zorunda mı?


Bu gençliğin sorunlarını çözmek için ne yaptınız, hiç sorguladınız mı? Halbuki benim şartlarım zaten ağır, zaten zor okuyorum. Benim şartlarımı sordunuz mu? Tüm siyasiler olarak seçimde mi  aklınıza geldi bizim durumumuz. Cebimizde paramızın olduğu günler çok az.


Size soruyorum: Okudum bitti, işim garanti mi, değil? Torpilim yoksa işim yok. Yani bir de okuyamayan gençlik var. Tarlada, bağda, bahçede genç yaşta hayat mücadelesiyle tanışan gençlik.... Kimse hayata şanslı gelmiyor. Ve bu vatanda bu gençliğe emanet.

Onun içindirki bu gençlik önemli...

19 mayıs kutlu olsun. yazan

seyhan dural 19*5*2015